Anadolu Üniversitesinde “İstihdam Edilebilirliğe Giden Yol: Mülteci ve Göçmenlerle Çalışan Yerel STK’ların Güçlendirilmesi Kapanış Sempozyumu” gerçekleştirildi

Sempozyuma Eskişehir Vali Yardımcısı Adem Keleş, Eskişehir Valiliği Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Bürosu Genel Koordinatörü Şenay Kızılkum, Gaziantep Üniversitesi Göç Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mehmet Çiçek, kamu kurumu temsilcileri, akademisyenler, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.

Vali Yardımcısı Keleş: “Bu proje toplumsal dönüşümün somut bir göstergesidir”

Eskişehir Vali Yardımcısı Adem Keleş konuşmasında, projenin yalnızca bir gençlik projesi olmadığını, aynı zamanda bir toplumsal dönüşüm hareketi olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Bugün burada, Eskişehir Valiliği koordinatörlüğünde yürütülen Erasmus+ Gençlik İş Birliği Programı kapsamında gerçekleştirilen projemizin uluslararası kapanış sempozyumunu gerçekleştirmek üzere bir araya geldik. Projemiz, mülteci ve göçmen gençlerin toplumsal yaşama, istihdama ve eğitime daha uyumlu ve özgüvenli bir şekilde katılabilmeleri, kendilerini ifade edebilmeleri ve sahip oldukları potansiyeli ortaya koyabilmeleri amacıyla hayata geçirilmiştir. 30 ay süren çalışmalar boyunca birçok kurum ve kuruluşla güçlü iş birlikleri kurularak çeşitli faaliyetler yürütülmüş ve önemli çıktılar elde edilmiştir. Ancak burada elde edilen kazanımlar yalnızca projenin nihai çıktıları değil; aynı zamanda kalıcı bir farkındalık ve toplumsal dönüşümün de işaretidir. Türkiye, tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış; farklı inançların, kültürlerin, dillerin bir arada barış içinde yaşadığı bir coğrafyada yer almıştır. Bugün de aynı anlayışla, savaş, yoksulluk ve zorunlu göç gibi nedenlerle yerinden edilen milyonlarca insana kapılarını ve gönlünü açmaya devam etmektedir. Bizler, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışının temsilcileri olarak her bir mülteciyi önce bir insan, bir komşu, bir dost olarak görmekteyiz. Bu yaklaşım, yalnızca insani değil; aynı zamanda ahlaki ve vicdani bir duruşun göstergesidir. Eskişehir ise bu duruşun en somut örneklerinden biridir. Üniversitelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, yerel yönetimlerimiz ve kamu kurumlarımızın ortak çabaları sayesinde göçmen ve mülteci gençlerin toplumsal uyuma, eğitime ve mesleki gelişimlerine katkı sağlanmıştır. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz kapanış sempozyumu, bu dayanışma ruhunun ve ortak emeğin bir yansımasıdır.”

Şenay Kızılkum: “24 ay süren yolculuğumuzu tamamlamanın gururunu yaşıyoruz”

Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Bürosu Genel Koordinatörü Şenay Kızılkum yaptığı sunumda, projenin Türkiye Ulusal Ajansı tarafından Erasmus+ Gençlik Programı kapsamında, K220- YOU "Gençlik Alanında İş Birliği Ortaklıkları" çerçevesinde desteklendiğini belirterek şunları söyledi: “İstihdam Edilebilirliğe Giden Yol: Mülteci ve Göçmenlerle Çalışan Yerel STK’ların Güçlendirilmesi” başlıklı projemizin 24 ay boyunca süren yolculuğunun sonunda bugün burada sizlerle birlikte olmaktan büyük bir mutluluk ve onur duyuyorum. Projemiz, Eskişehir Valiliği koordinatörlüğünde; İl Göç İdaresi Müdürlüğü, Tepebaşı Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ve diğer yerel aktörlerin iş birliği ile yürütüldü. Projemizin genel amacı, mülteci ve göçmen gençlerin istihdam edilebilirliklerini artırmak ve onların yaşadıkları topluma sosyal, kültürel ve ekonomik yönden daha kolay entegre olmalarını sağlamak. Hedef grubumuz; 18-25 yaş arası mülteci ve göçmen gençler ile bu gençlerle birebir çalışan gençlik çalışanları, yerel STK’lar ve ev sahibi topluluklardı. Projemiz, Türkiye’de en fazla mülteci ve göçmen genç nüfusuna sahip illerden biri olan Eskişehir’de, bu gençlerin yaşadıkları zorlukların yerel düzeyde anlaşılması ve çözüm önerilerinin geliştirilmesi açısından önemli bir deneyim sundu. Göçmen gençlerin eğitim, sağlık, kültür, hukuk, sosyal yaşam gibi alanlarda sistemlere entegrasyonlarını desteklemek amacıyla çeşitli atölye çalışmaları, farkındalık etkinlikleri ve eğitim programları gerçekleştirdik. Bu süreçte, toplamda 411 mülteci ve göçmen gence doğrudan ulaştık. Yaygınlaştırma faaliyetlerimiz kapsamında toplam 1828 kişiye erişim sağladık. Bu kapsamda 295 kamu çalışanı, 300 üniversite öğrencisi proje faaliyetlerimize dahil oldu. Yerel topluluklarla ortak bir anlayış geliştirerek göçmen gençlerin yaşadıkları ülkeye uyum sağlamalarını kolaylaştırmayı hedefledik.” 

Prof. Dr. Çiçek: “Göç akademik açıdan derinlemesine ele alınmalı”

Gaziantep Üniversitesi Göç Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mehmet Çiçek, Türkiye’de göç alanındaki ilk ve tek göç enstitüsünün neden Gaziantep’te kurulduğunu anlatarak konuşmasında şunları söyledi: “Göç Enstitüsü olarak, 2018 yılında kurulduğumuz günden bu yana Gaziantep’in göçle olan yakın ilişkisi, jeopolitik konumu ve demografik yapısı göz önüne alınarak bu alandaki akademik misyonumuzu üstlenmiş durumdayız. Gaziantep’in aldığı yoğun göç, yalnızca sosyal yaşamı değil, akademik dünyayı da doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle bizler, göç olgusuna sadece bir sosyal mesele değil, aynı zamanda akademik ve bilimsel açıdan da yaklaşmak gerektiğine inanıyoruz. Enstitümüz, fakülte yapılanmasına benzer bir yapıyla oluşturuldu. Akademik personel doğrudan istihdam edilebiliyor; araştırma görevlisi, öğretim üyesi gibi kadrolar otonom şekilde belirlenebiliyor. Bu yapı, özgün projelerin ve yüksek lisans/doktora düzeyinde akademik çalışmaların daha etkin yürütülmesini sağlıyor. Bugün itibarıyla yaklaşık 500 öğrencimiz bulunmakta ve bu öğrencilerin önemli bir kısmını yabancı uyruklu bireyler oluşturuyor. Göç, sadece sosyolojik bir kavram değil; ekonomik, hukuki, psikolojik ve hatta siyasal etkileri olan çok yönlü bir konudur. Biz bu alanda çalıştaylar, akademik yayınlar, saha araştırmaları ve öğrenci projeleri ile hem yerel hem de ulusal düzeyde katkı sunmayı sürdürüyoruz.”

Fotoğraf yarışması ve sergi büyük ilgi gördü

Sempozyum sonunda, Vali Yardımcısı Adem Keleş tarafından proje ekibine katılım sertifikaları takdim edildi. Ayrıca, “Göçmen ve Mülteci Gençlerin Gözünden Eskişehir” konulu fotoğraf yarışmasında dereceye giren gençlere ödülleri verildi. Etkinliğin ardından, Öğrenci Merkezi fuaye alanında açılan fotoğraf sergisi, katılımcılar tarafından ilgiyle gezildi.